Forlan
Gri Atmaca
Cenevre fuarı öncesinde test ve ziyaretlerimize Tesla ile devam ettik.
Kişisel olarak çok beğendiğim ve imkanım olsa sahip olmak istediğim bir araç olan Tesla'yı ziyaret edecek olmak doğal olarak beni çok heyecanlandırdı. Beni üzen tek nokta genel olarak her markayı ziyaretlerimizde araçları test edebiliyorduk fakat Tesla için en az 3 hafta önceden haber vermemiz gerektiğini ziyaretimiz sırasında öğrendiğimiz için kısmet başka sefere dedik ve ziyaretimize başladık.
Sohbetimizi yazıya dökmeden önce Tesla markasını kısaca tanıtalım
Tesla markası yüksek performanslı elektrikli araçlar üretmeyi hedefleyen, silikon vadisi merkezli bir otomotiv firmasıdır. Firma 2003 yılında Martin Eberhard ve Marc Tarpenning adlı mühendislerin oluşturduğu küçük bir ekiple San Carlos'da faliyetlerine başladı. Takip eden yıllar içinde ekip, bilişim, elektronik ve otomotiv sektöründen mühendislerle genişledi. 2014 yılında almış olduğu patentleri serbest kullanıma açarak elektrik motorlarının gelişimine katkı sağladı.
Güney Afrikalı bir ailenin önce Kanada’ya ve daha sonra Amerika’ya gelmesiyle Tesla'nın ortaya çıkışı başlıyor. Elon Musk; geleceği şekillendireceğini düşündüğü Tesla Motoru Martin Edelhard ve Marc Tarperinning ile birlikte kuruyor. Mühendislik okuyan Elon önce internetten yararlanarak yol almak için ve piyasada “PayPal” olarak bilinen şirketi kuruyor. Daha sonra ise şirketin satışından aldığı parayı roket motor teknolojisine yatırıyor. Amerika ellerindeki teknoloji ile çok pahalı olan Mars programından vazgeçmişti. Bunun üzerine çalışmaya başlayan Elon çok kolay bir çıkış noktası bularak sistemin ucuzlatılmasını başarmıştı. Bugün Tesla için NASA önemli bir alıcıdır. Buradaki başarıları ve bilgileriyle kazandıkları potansiyel değil Amerika için, tüm dünya için bir önemlidir.
Bu gelişmelerden sonra kazanılan paranın büyük bir kısmı, yaklaşık 10 yıl önce, elektrikli araç üretilmesi işine yönlendiriliyor ve otomotiv sektöründe “Tesla” markası üretiliyor. Bugün yılda 10 binden fazla elektrikli sedan otomobil satan bir firma haline geliyor. Bununlada yetinmiyor ve elektrikli araç sektörünün bütün şüphelerini ortadan kaldırıyor. Lityum iyon kalem pilleriyle yola çıkarak bir sistem kuruyorlar ve sonuç 482 km yol alabilen bir araç yapıyorlar. Şirket, Tesla araçlarındaki pil sistemlerinin 8 yılda bir yenilenmesini garanti ediyor. Enerji tüketimi ve karbondioksit salınımı “sıfır” düzeyde olan bir araç yapıyorlar ve şarj süresini 30 dakika gibi kısa bir süreye çekilebilmişler.
Bu kısa bilgilerden sonra gelelim ziyaretimiz sırasında gerçekleştirdiğimiz sohbet ve incelemelerden edindiğimiz bilgileri altarmaya;
Elektrik ile çalışan araba üreticileri arasında süphesiz en önemli üretici Tesla Motors, yakın dönem yatırım planlınını güncellemiş. Sevindirici bir haber, şirketin adım atmayı planladığı ülkeler arasında Türkiye de var. 2012 yılının ikinci yarısında Amerika’da, 2013 yılının ikinci yarısında da Avrupa’da müşteriyle buluşan elektirikli lüks sedan modeli Model S’in ardından ivmesini daha da ileriye taşıyan şirket, yakın gelecek hedeflerinde güncelleme yaparak yatırım hacmini genişletti. Tüm dünya genelinde olduğu gibi Tesla Motors Türkiye’de de pazara kendini tanıtmadan önce altyapı çalışmalarına başladı. 2015 yılında İstanbul’da elektrikli otomobillerin adaptasyonu açısından oldukça önem arzeden “Supercharger” isimli ileri düzey enerji yükleme istasonlarından ilki açılacak. Hali hazırda Kuzey Amerika’da 129, Avrupa’da 90, Asya’da 34 adet şarj istasyonu bulunan şirket 2016 yılında Türkiye’de İstanbul dışında Ankara, İzmir, Konya, Bursa, İzmit, Muğla gibi sanayi şehirleri başta olmak üzere 9 farklı noktada Supercharger hizmeti sağlayacak. Dünya genelinde büyüme ve dağıtımda agresif bir tavır gösteren Tesla Motors’un Türkiye’de de kendi galeri ve mağazalarını açacağı haberini vermiş olalım. Ben arabayı alırsam Türkiye'ye nasıl gidicem yol boyunca şarj problemim olacak dedim. Merak etmeyin nerdeyse tüm Avrupa'ya supercharger makineleri yerleştirdik ve yerleştirmeyede devam ediyoruz dediler. Ayrıca yakın bir zamanda İstanbulada bu cihazlardan koyacaklarını söylediler.
2012 yılında piyasaya çıkardığı son modeli Model S vaadettiği üstün özellikler sayesinde Amerika ve Avrupa’da oldukça rağbet görmekte. Otomobilin pillerinde günlük hayatımızda kullandığımuz 110V gerilime sahip pirizler ile saatte 45 kilometre; ev, işyeri ve otoparklarda kullanılabilen “High Power Charging” ekipmanıyla ise saate 90 kilometre; Tesla Supercharger istasyonlarında ise 30 dakikada 250 kilometre menzil depolamak mümkün. En donanımlı paketinde tam dolu pillerle 400 kilometre yol katedebileceğiniz Model S’in maksimum hızı 250 km/saat ve 100 km/saat’e ulaşma süresi ise 3.5 saniyenin altında.
Performansın yanı sıra etkili tasarımı ve ileri teknoloji ekipmanlarının sağladığı özelliklerle de Model S sınıfında listenin başında gelmekte.
Bu güne kadar Tesla Motors’un 2015 içinde Türkiye’de resmi olarak faaliyete başlayacağına dair tek ümit 2015 supercharger haritasında İstanbul’un, 2016’da ise ülkemizden 9 şehir olması idi. Tabii ki zamanlamaya dair resmi bir açıklama yapmadılar. Zaten Tesla'nın Türkiye pazarına girişinin 2016’ya sarkabileceği düşüncesi benim kafamda netleşti. Öncelik şu anda istasyon ve altyapının oluşturulması.
Tesla Motors’un sadece Avrupa’da 2015 içinde girmeyi düşündüğü ülkeler arasında; Polonya, Slovakya, Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan ve Arnavutluk yer alıyor. Türkiye’de ÖTV avantajı sayesinde oluşacak yüksek talep ile birlikte değerlendirildiğinde Türkiye’nin Doğu Avrupa için bir merkez olarak değerlendiriliyor olması da uzak bir ihtimal değil.
Tesla Motors 2015 sonuna kadar geçen senenin tam 3 katı olan yıllık 100,000 araçlık üretim kapasitesine ulaşma hedefinde Avrupa’nın büyük bir rol oynamasını bekliyor. Avrupadaki en zorlu şeylerden biri ülkeden ülkeye çok değişkenlik gösteren, Tesla’nın Model S’i gibi elektrikli araçların yaygınlaşması amacıyla hükümetler tarafından verilen destekler. Örneğin Hollanda pazarında Tesla'nın şu an için en büyük avantajı verginin olmaması ve araç şarj cihazlarının ülkenin hemen hemen her şehrinde ve sokaklarında olması. Ayrıca aracınızı ilerde nasıl bir düzenleme gelir bilmiyorum ama şu anda ücretsiz olarak şarj edebilmeniz.
Yetkili arkadaşımız şirketin çok büyük olmadığını söylerek, pazarda en çok talebi gördükleri ülkelere önceliği vererek başladıklarını söyledi. Bunun içinde Norveç'in güzel bir başlangıç noktası olduğunu belirtti. Devamında ise Hollanda, İsviçre, Belçika, Danimarka ve İsveç gelmiş. Bu ülkelerde supercharger’lar sayesinde altyapıyı kurdukları için mevcut gelişme ve ilerlemeden memnunlar. Bazı pazarlarda da altyapıyı kurduklarını, insanların arabayı deneyip daha sonra benimsediklerini söylediler.
Elektrikli arabaların güzelliği aslında onları gece şarj edebilmenizde. Bu sayede sabah uyandığınızda arabanız şarj edilmiş ve hazır halde oluyor. Bu yönden benzinli arabalardan çok daha iyi bir durumda. Uzun yol için ise Avrupa’da birçok noktada şarj istasyonu olan park noktaları mevcut. Buna ek olarak uzun yol araç kullanımına daha da olanak tanımak için Tesla hepsinin içinde en hızlı olan supercharger ağını kuruyor Avrupa'da. Supercharger şarj istasyonları pilin doluluk oranına bağlı olmakla birlikte 20-30 dakika içerisinde 300km araç kullanabilmenizi sağlayacak kadar şarj ediyor. Uzun yol gidebilmek için supercharger’a ihtiyacınız olmasa da çok daha kolay hale getiriyor.
Ülkemizde şu anda elektrikli otomobillerde uygulanan vergi oranlari %3-%7 ve %15 ancak bu değerler motor gücüne göre belirleniyor. Bu değerler ise şöyle;
Gelelimde bayide incelediğimiz ve bilgilerini aldığımız Tesla modellerine;
Öncelikle önünüzde 3 donanım seçeneği var Tesla Model S olarak.
Birincisi Tesla Model S 60 modeli bu modelde 60 kWh'lık motor var ve 385 beygirlik bir güç üretimi var.Tork değeri 440Nm. 0-100 km/h değeri 6.2 sn ve son sürati 190 km/h. Bu modelde sadece arkadan çekiş seçeneği var. Toplam menzili 390km. Ayrıca bayide yada internetten satın aldığınızda sizleri Tesla Design diye bir uygulama merkezi karşılıyor. Burada aracınızın en ufak ayrıntısına kadar kendiniz parçaları ve renkleri seçip oluşturabiliyorsunuz. Konuyu dağıtmadan bu modelimizin başlangıç fiyatını söyleyelim; 59.400 €
İkinci modelimiz Tesla Model S 85. Bu modelde 85 kWh'lık motor var ve 385 beygirlik bir güç üretimi var. Tork değeri 440Nm. 0-100 km/h değeri 5.6 sn ve son sürati 225 km/h. Bu modelde sadece arkadan yada dört çeker seçenekleri var. Toplam menzili 502 km. Eğer dört çekerli modeli alırsanız toplamda 380+190 olmak üzere 570 beygirlik bir araca sahip oluyorsunuz ve 0-100 km/h değeri 5.4 sn ve son sürati 250 km/h oluyor. Başlangıç fiyatı 67,800 €
Üçüncü modelimiz Tesla Model S P85D. Bu modelde 85 kWh'lık motor var ve 700 beygirlik bir güç üretimi var. Tork değeri 600Nm. 0-100 km/h değeri 3.4 sn ve son sürati 250 km/h. Tek seçenek olarak dört çeker modeli bulunuyor. Toplam menzili 480km. Başlangıç fiyatı 88,700 €
İlk modelimizde 8 yıl ve 200.000 km batarya garantisi var. Diğer modellerde ise 8 yıl ve sınırsız kilometre garantisi bulunuyor.
Kısaca Model S hakkında ilk gözlemlerimi aktarmam gerekirse;
Oldukça sade, şık ve minimalist bir tasarıma sahip. Tasarım gayet orantılı ve tasarımda gözü rahatsız eden herhangi bir fazlalık yok. Özellikle otomobile ön taraftan bakılınca hissedilen güçlü ve kaslı görünüm otomobilin hızına gönderme yapar nitelikte. Otomobilin ön aydınlatma grubunda xenon farlarla birlikte, arka aydınlatma grubunun tamamında ise LED kullanılmış. Kişiselleştime adına dış mekanda 9 farklı gövde rengi ile 2 boyutta toplam 5 farklı jant tasarımı; iç mekanda ise birçok farklı renkte koltuk kumaş rengi ile orta konsol kaplaması seçenekleri sunuluyor. İki parçalı panoramik cam tavan opsiyon listesinde yer alıyor. Cam tavanın ön parçası açılabilirken, arka parçası açılmıyor. Yalnız aracın içine oturduğunuzda büyük bir ferahlık sizleri bekliyor. Ayrıca yetkili kişi panoramik cam tavanın bir sedandaki en geniş açılan tavan olduğunu söyledi.
Model S’in mükemmel tasarımı en önden en arkaya kadar devam ediyor. Kapı kolları bu tasarımı bozmamak adına, kullanılmadığında yuvalarına girerek kayboluyor. Dışarı çıkması için kolu hafifçe içeri itiyorsunuz ve kollar dışarı otomatik olarak çıkıyor.
İçeri ilk girince dikkatimi çeken orta konsolda sadece iki adet buton var: Dörtlü flaşör ve torpido gözü açma butonu Orta konsolda ise iPad benzeri 17 inçlik dev bir dokunmatik ekran yer alıyor. Otomobilin bütün kontrolleri bu ekran üzerinden yapılıyor. Bence kullanıcı arayüzü oldukça başarılı ve kullanımı kolay. Direksiyon simidinin arkasında da analog göstergeler yerine dijital bir ekran yer alıyor. Direksiyon arkasındaki ekran, orta konsoldaki büyük ekranın verdiği bilgileri gözünüzü yoldan ayırmadan takip etmenizi sağlıyor. Otomobili çalıştırdığınız anda ortadaki bölüm hız göstergesine dönüşüyor. Sağ ve solda kalan alanlarda ise istediğinize bağlı olarak ortak konsoldaki ekrandaki menülerin verileri aktarılabiliyor.
En çok dikkatimi çeken bagaj kapasitesi oldu. Arka bagaj kapasitesi 736 lt (Koltuklar yatırıldığında 1700 litre oluyor) Ayrıca normal otomobillerde motorun olduğu ön tarafta 150 litrelik ek bir bagaj daha var. Teknolojisinden bahsetmem gerek yok aslında. Aklınıza gelebilecek herşey var. İnternetten, navigasyona, telefon, kamera vs. Avrupada şu anda Model S'ler standart olarak sınırsız 3G bağlantısıyla geliyor.Bunun dışında wifi ile de bağlanabilirsiniz.
Son olarak bayi ziyaretimizde çektiğimiz resimleri paylaşalım;
Kişisel olarak çok beğendiğim ve imkanım olsa sahip olmak istediğim bir araç olan Tesla'yı ziyaret edecek olmak doğal olarak beni çok heyecanlandırdı. Beni üzen tek nokta genel olarak her markayı ziyaretlerimizde araçları test edebiliyorduk fakat Tesla için en az 3 hafta önceden haber vermemiz gerektiğini ziyaretimiz sırasında öğrendiğimiz için kısmet başka sefere dedik ve ziyaretimize başladık.
Sohbetimizi yazıya dökmeden önce Tesla markasını kısaca tanıtalım
Tesla markası yüksek performanslı elektrikli araçlar üretmeyi hedefleyen, silikon vadisi merkezli bir otomotiv firmasıdır. Firma 2003 yılında Martin Eberhard ve Marc Tarpenning adlı mühendislerin oluşturduğu küçük bir ekiple San Carlos'da faliyetlerine başladı. Takip eden yıllar içinde ekip, bilişim, elektronik ve otomotiv sektöründen mühendislerle genişledi. 2014 yılında almış olduğu patentleri serbest kullanıma açarak elektrik motorlarının gelişimine katkı sağladı.
Güney Afrikalı bir ailenin önce Kanada’ya ve daha sonra Amerika’ya gelmesiyle Tesla'nın ortaya çıkışı başlıyor. Elon Musk; geleceği şekillendireceğini düşündüğü Tesla Motoru Martin Edelhard ve Marc Tarperinning ile birlikte kuruyor. Mühendislik okuyan Elon önce internetten yararlanarak yol almak için ve piyasada “PayPal” olarak bilinen şirketi kuruyor. Daha sonra ise şirketin satışından aldığı parayı roket motor teknolojisine yatırıyor. Amerika ellerindeki teknoloji ile çok pahalı olan Mars programından vazgeçmişti. Bunun üzerine çalışmaya başlayan Elon çok kolay bir çıkış noktası bularak sistemin ucuzlatılmasını başarmıştı. Bugün Tesla için NASA önemli bir alıcıdır. Buradaki başarıları ve bilgileriyle kazandıkları potansiyel değil Amerika için, tüm dünya için bir önemlidir.
Bu gelişmelerden sonra kazanılan paranın büyük bir kısmı, yaklaşık 10 yıl önce, elektrikli araç üretilmesi işine yönlendiriliyor ve otomotiv sektöründe “Tesla” markası üretiliyor. Bugün yılda 10 binden fazla elektrikli sedan otomobil satan bir firma haline geliyor. Bununlada yetinmiyor ve elektrikli araç sektörünün bütün şüphelerini ortadan kaldırıyor. Lityum iyon kalem pilleriyle yola çıkarak bir sistem kuruyorlar ve sonuç 482 km yol alabilen bir araç yapıyorlar. Şirket, Tesla araçlarındaki pil sistemlerinin 8 yılda bir yenilenmesini garanti ediyor. Enerji tüketimi ve karbondioksit salınımı “sıfır” düzeyde olan bir araç yapıyorlar ve şarj süresini 30 dakika gibi kısa bir süreye çekilebilmişler.
Bu kısa bilgilerden sonra gelelim ziyaretimiz sırasında gerçekleştirdiğimiz sohbet ve incelemelerden edindiğimiz bilgileri altarmaya;
Elektrik ile çalışan araba üreticileri arasında süphesiz en önemli üretici Tesla Motors, yakın dönem yatırım planlınını güncellemiş. Sevindirici bir haber, şirketin adım atmayı planladığı ülkeler arasında Türkiye de var. 2012 yılının ikinci yarısında Amerika’da, 2013 yılının ikinci yarısında da Avrupa’da müşteriyle buluşan elektirikli lüks sedan modeli Model S’in ardından ivmesini daha da ileriye taşıyan şirket, yakın gelecek hedeflerinde güncelleme yaparak yatırım hacmini genişletti. Tüm dünya genelinde olduğu gibi Tesla Motors Türkiye’de de pazara kendini tanıtmadan önce altyapı çalışmalarına başladı. 2015 yılında İstanbul’da elektrikli otomobillerin adaptasyonu açısından oldukça önem arzeden “Supercharger” isimli ileri düzey enerji yükleme istasonlarından ilki açılacak. Hali hazırda Kuzey Amerika’da 129, Avrupa’da 90, Asya’da 34 adet şarj istasyonu bulunan şirket 2016 yılında Türkiye’de İstanbul dışında Ankara, İzmir, Konya, Bursa, İzmit, Muğla gibi sanayi şehirleri başta olmak üzere 9 farklı noktada Supercharger hizmeti sağlayacak. Dünya genelinde büyüme ve dağıtımda agresif bir tavır gösteren Tesla Motors’un Türkiye’de de kendi galeri ve mağazalarını açacağı haberini vermiş olalım. Ben arabayı alırsam Türkiye'ye nasıl gidicem yol boyunca şarj problemim olacak dedim. Merak etmeyin nerdeyse tüm Avrupa'ya supercharger makineleri yerleştirdik ve yerleştirmeyede devam ediyoruz dediler. Ayrıca yakın bir zamanda İstanbulada bu cihazlardan koyacaklarını söylediler.
2012 yılında piyasaya çıkardığı son modeli Model S vaadettiği üstün özellikler sayesinde Amerika ve Avrupa’da oldukça rağbet görmekte. Otomobilin pillerinde günlük hayatımızda kullandığımuz 110V gerilime sahip pirizler ile saatte 45 kilometre; ev, işyeri ve otoparklarda kullanılabilen “High Power Charging” ekipmanıyla ise saate 90 kilometre; Tesla Supercharger istasyonlarında ise 30 dakikada 250 kilometre menzil depolamak mümkün. En donanımlı paketinde tam dolu pillerle 400 kilometre yol katedebileceğiniz Model S’in maksimum hızı 250 km/saat ve 100 km/saat’e ulaşma süresi ise 3.5 saniyenin altında.
Performansın yanı sıra etkili tasarımı ve ileri teknoloji ekipmanlarının sağladığı özelliklerle de Model S sınıfında listenin başında gelmekte.
Bu güne kadar Tesla Motors’un 2015 içinde Türkiye’de resmi olarak faaliyete başlayacağına dair tek ümit 2015 supercharger haritasında İstanbul’un, 2016’da ise ülkemizden 9 şehir olması idi. Tabii ki zamanlamaya dair resmi bir açıklama yapmadılar. Zaten Tesla'nın Türkiye pazarına girişinin 2016’ya sarkabileceği düşüncesi benim kafamda netleşti. Öncelik şu anda istasyon ve altyapının oluşturulması.
Tesla Motors’un sadece Avrupa’da 2015 içinde girmeyi düşündüğü ülkeler arasında; Polonya, Slovakya, Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan ve Arnavutluk yer alıyor. Türkiye’de ÖTV avantajı sayesinde oluşacak yüksek talep ile birlikte değerlendirildiğinde Türkiye’nin Doğu Avrupa için bir merkez olarak değerlendiriliyor olması da uzak bir ihtimal değil.
Tesla Motors 2015 sonuna kadar geçen senenin tam 3 katı olan yıllık 100,000 araçlık üretim kapasitesine ulaşma hedefinde Avrupa’nın büyük bir rol oynamasını bekliyor. Avrupadaki en zorlu şeylerden biri ülkeden ülkeye çok değişkenlik gösteren, Tesla’nın Model S’i gibi elektrikli araçların yaygınlaşması amacıyla hükümetler tarafından verilen destekler. Örneğin Hollanda pazarında Tesla'nın şu an için en büyük avantajı verginin olmaması ve araç şarj cihazlarının ülkenin hemen hemen her şehrinde ve sokaklarında olması. Ayrıca aracınızı ilerde nasıl bir düzenleme gelir bilmiyorum ama şu anda ücretsiz olarak şarj edebilmeniz.
Yetkili arkadaşımız şirketin çok büyük olmadığını söylerek, pazarda en çok talebi gördükleri ülkelere önceliği vererek başladıklarını söyledi. Bunun içinde Norveç'in güzel bir başlangıç noktası olduğunu belirtti. Devamında ise Hollanda, İsviçre, Belçika, Danimarka ve İsveç gelmiş. Bu ülkelerde supercharger’lar sayesinde altyapıyı kurdukları için mevcut gelişme ve ilerlemeden memnunlar. Bazı pazarlarda da altyapıyı kurduklarını, insanların arabayı deneyip daha sonra benimsediklerini söylediler.
Elektrikli arabaların güzelliği aslında onları gece şarj edebilmenizde. Bu sayede sabah uyandığınızda arabanız şarj edilmiş ve hazır halde oluyor. Bu yönden benzinli arabalardan çok daha iyi bir durumda. Uzun yol için ise Avrupa’da birçok noktada şarj istasyonu olan park noktaları mevcut. Buna ek olarak uzun yol araç kullanımına daha da olanak tanımak için Tesla hepsinin içinde en hızlı olan supercharger ağını kuruyor Avrupa'da. Supercharger şarj istasyonları pilin doluluk oranına bağlı olmakla birlikte 20-30 dakika içerisinde 300km araç kullanabilmenizi sağlayacak kadar şarj ediyor. Uzun yol gidebilmek için supercharger’a ihtiyacınız olmasa da çok daha kolay hale getiriyor.
Ülkemizde şu anda elektrikli otomobillerde uygulanan vergi oranlari %3-%7 ve %15 ancak bu değerler motor gücüne göre belirleniyor. Bu değerler ise şöyle;
Gelelimde bayide incelediğimiz ve bilgilerini aldığımız Tesla modellerine;
Öncelikle önünüzde 3 donanım seçeneği var Tesla Model S olarak.
Birincisi Tesla Model S 60 modeli bu modelde 60 kWh'lık motor var ve 385 beygirlik bir güç üretimi var.Tork değeri 440Nm. 0-100 km/h değeri 6.2 sn ve son sürati 190 km/h. Bu modelde sadece arkadan çekiş seçeneği var. Toplam menzili 390km. Ayrıca bayide yada internetten satın aldığınızda sizleri Tesla Design diye bir uygulama merkezi karşılıyor. Burada aracınızın en ufak ayrıntısına kadar kendiniz parçaları ve renkleri seçip oluşturabiliyorsunuz. Konuyu dağıtmadan bu modelimizin başlangıç fiyatını söyleyelim; 59.400 €
İkinci modelimiz Tesla Model S 85. Bu modelde 85 kWh'lık motor var ve 385 beygirlik bir güç üretimi var. Tork değeri 440Nm. 0-100 km/h değeri 5.6 sn ve son sürati 225 km/h. Bu modelde sadece arkadan yada dört çeker seçenekleri var. Toplam menzili 502 km. Eğer dört çekerli modeli alırsanız toplamda 380+190 olmak üzere 570 beygirlik bir araca sahip oluyorsunuz ve 0-100 km/h değeri 5.4 sn ve son sürati 250 km/h oluyor. Başlangıç fiyatı 67,800 €
Üçüncü modelimiz Tesla Model S P85D. Bu modelde 85 kWh'lık motor var ve 700 beygirlik bir güç üretimi var. Tork değeri 600Nm. 0-100 km/h değeri 3.4 sn ve son sürati 250 km/h. Tek seçenek olarak dört çeker modeli bulunuyor. Toplam menzili 480km. Başlangıç fiyatı 88,700 €
İlk modelimizde 8 yıl ve 200.000 km batarya garantisi var. Diğer modellerde ise 8 yıl ve sınırsız kilometre garantisi bulunuyor.
Kısaca Model S hakkında ilk gözlemlerimi aktarmam gerekirse;
Oldukça sade, şık ve minimalist bir tasarıma sahip. Tasarım gayet orantılı ve tasarımda gözü rahatsız eden herhangi bir fazlalık yok. Özellikle otomobile ön taraftan bakılınca hissedilen güçlü ve kaslı görünüm otomobilin hızına gönderme yapar nitelikte. Otomobilin ön aydınlatma grubunda xenon farlarla birlikte, arka aydınlatma grubunun tamamında ise LED kullanılmış. Kişiselleştime adına dış mekanda 9 farklı gövde rengi ile 2 boyutta toplam 5 farklı jant tasarımı; iç mekanda ise birçok farklı renkte koltuk kumaş rengi ile orta konsol kaplaması seçenekleri sunuluyor. İki parçalı panoramik cam tavan opsiyon listesinde yer alıyor. Cam tavanın ön parçası açılabilirken, arka parçası açılmıyor. Yalnız aracın içine oturduğunuzda büyük bir ferahlık sizleri bekliyor. Ayrıca yetkili kişi panoramik cam tavanın bir sedandaki en geniş açılan tavan olduğunu söyledi.
Model S’in mükemmel tasarımı en önden en arkaya kadar devam ediyor. Kapı kolları bu tasarımı bozmamak adına, kullanılmadığında yuvalarına girerek kayboluyor. Dışarı çıkması için kolu hafifçe içeri itiyorsunuz ve kollar dışarı otomatik olarak çıkıyor.
İçeri ilk girince dikkatimi çeken orta konsolda sadece iki adet buton var: Dörtlü flaşör ve torpido gözü açma butonu Orta konsolda ise iPad benzeri 17 inçlik dev bir dokunmatik ekran yer alıyor. Otomobilin bütün kontrolleri bu ekran üzerinden yapılıyor. Bence kullanıcı arayüzü oldukça başarılı ve kullanımı kolay. Direksiyon simidinin arkasında da analog göstergeler yerine dijital bir ekran yer alıyor. Direksiyon arkasındaki ekran, orta konsoldaki büyük ekranın verdiği bilgileri gözünüzü yoldan ayırmadan takip etmenizi sağlıyor. Otomobili çalıştırdığınız anda ortadaki bölüm hız göstergesine dönüşüyor. Sağ ve solda kalan alanlarda ise istediğinize bağlı olarak ortak konsoldaki ekrandaki menülerin verileri aktarılabiliyor.
En çok dikkatimi çeken bagaj kapasitesi oldu. Arka bagaj kapasitesi 736 lt (Koltuklar yatırıldığında 1700 litre oluyor) Ayrıca normal otomobillerde motorun olduğu ön tarafta 150 litrelik ek bir bagaj daha var. Teknolojisinden bahsetmem gerek yok aslında. Aklınıza gelebilecek herşey var. İnternetten, navigasyona, telefon, kamera vs. Avrupada şu anda Model S'ler standart olarak sınırsız 3G bağlantısıyla geliyor.Bunun dışında wifi ile de bağlanabilirsiniz.
Son olarak bayi ziyaretimizde çektiğimiz resimleri paylaşalım;